Aşırı Avlanma Neden Etik Değildir?

Aşırı avlanma, sadece balıklar ve balıkçıları ilgilendiren bir sorun değildir. Aşırı avlanma, çevre üzerinde pek çok olumsuz etki yaratmakta ve bu durum bütün insanları etkilemektedir. Doğadaki dengeyi bozacak bu tür davranışlardan kaçınılması gerektiğini unutmayalım. Aşırı avlanma, dünyadaki balık sayısını korumadan, normalden fazla balık avlama anlamına gelir. Böyle bir durum oluştuğunda belirli balık sürüleri yavaş yavaş azalacak ve sonunda da tamamen yok olacaktır. Günümüzde gelişmiş balık avlama imkânlarına sahip gemilerin sayısının artmasıyla aşırı avlanma sorunu yaşanmaya başlamıştır. Ülkemizde ve dünyada birçok balık türü aşırı avlanmaya maruz kalmaktadır.

Aşırı Avlanmanın İnsanlara Zararı

Aşırı avlanma, balıkçıların yanı sıra balık tüketen insanların ve doğal çevre düzeninin de olumsuz etkilenmesini sağlamaktadır. Balıkçılık teknikleriyle istemeden de olsa büyük miktarlarda yan av elde edilmektedir. Av sırasında diğer balık ve deniz canlısı türleri de ağlara takılarak ölür. Aşırı avlanma, sadece belirli bir balık türünün bulunduğu rezervleri etkilediği gibi besin zincirinde de önemli değişiklikler meydana getirebilir.

Arz Talep İlişkisinin Önemi

Balıkçılık, tüketicilerin ihtiyaçlarına göre kendini düzenleyen bir endüstridir. Balıkçılar çoğu zaman satabilecekleri balıkları tutup para kazanmak isterler. Sizlerde doğru zamanda doğru balığa talep göstererek bu düzenin korunmasını sağlayabilirsiniz. Yediğiniz balık türü ne kadar önemliyse, belli balıkları satın aldığınız yılın zamanı da o kadar önemlidir. Öncelikle yapmanız gereken, belli bir balık türüne ait yumurtlama dönemi boyunca yakalanan balıkları yememektir. Böyle yaparak balık stoklarının daha sürdürülebilir bir şekilde artmasına imkân vermiş olacaksınız. Aşırı avlanma ciddi bir sorundur. Şimdi bunun farkına varamayabiliriz ama ileride tahmin edilemeyen çevre sorunları ortaya çıkabilecektir.